Dün,yine 3 Temmuzdan bu yana süren haksızlıkları protesto etmek için Bağdat Caddesi'ndeydik.Ortalama 20.000 kişi gelmişti.Pencerelerden el sallayan,sarı lacivert kırlentlerini sallayan,alkışlayan yüzler teyzeler,amcalar,babaanneler de cabası..Güzel bir birliktelik oluşturuldu,olgun bir şekilde hukuksuzluk,hükümet,savcı ve fırsat avcıları protesto edildi.Sonra hep birlikte stada ilerledik..
Maça gelirsek,Fenerbahçe ve Trabzonspor maça klasik dizilişleriyle çıktılar.Fenerbahçe adına süpriz gibi görünen Stoch'un kadroda olmaması,Trabzonspor adına da Volkan Şen yerine Halil Altıntop'un şans bulması ve daha önceki Fenerbahçe maçlarında cezalı olan Zokora'nın sahadaki yerini almasıydı.
Fenerbahçe'nin planı, oyunu iki yönlü oynayabilen,pas oyununa yatkın orta saha oyuncuları(Emre-Cristian) ile pasa dayalı sabırlı bir oyundu.Bunun yanında Caner tercihi ile Ziegler'in Stoch'la oynarkenki yanlızlığını,sol kanattaki kırılganlığını ortadan kaldırmak hedeflenmişti.Bunun yanı sıra rakibin pas yapabilen tek oyuncusu olan Colman'a değişken olarak yakın oynamak suretiyle Burak'ın etkinliğini azaltmak istemişti Aykut Hoca..
Trabzonspor ise her zamanki gibi ,ilk planı Burak'ı stoperlerin arkasına kaçırmak,ikincil olarak da Olcan ve Halil'den oluşan winger'larının içeriye katederek pozisyon yaratma olasılıklarını düşünmüştü.Zokora'yı Alex'e yakın oynatarak etkinliğini azaltmak da Şenol Güneş'in bir diğer planıydı.Zokora bunda başarılı da oldu..Fakat bu durum Zokora'yı sahanın her yerine gezdiren Alex'in,Fenerbahçe'nin orta sahayı ele geçirmesi sonucunu doğurdu.
İlk dakikalarda Trabzonspor,uzaktan etkili birkaç şut attı.Sonrasında Fenerbahçe sahadaki üstünlüğü kesin olarak ele aldı.Sow'un karşı karşıya pozisyondaki vuruşunu,Tolga harika bir refleksle önledi.18'de Gökhan Gönül'ün ceza sahası içinde,soluna çekerek yaptığı vuruş doksandan döndü.Gökhan ve Mehmet'li Fenerbahçe sağ tarafı,geçen seneki kadar tempolu oynayarak,Trabzonspor sol kanadını felç ettiler.Trabzonspor sol kanadında Olcan'ın sakatlık sonrası hala formunu bulamadığı gözlenirken,
Şenol Güneş'in iyi bir sol bek olan Marek Cech yerine Celutska'yı sol bek olarak oynatmasına anlam veremedim.
Fenerbahçe'de Emre savunmaya yaklaşarak defanstan çıkışta önemli katkı yaparken,iyi bir oyuncu olduğunu,ama maç konsantrasyonu her zaman üst düzeyde olmadığını söylediğim Cristian Baroni,oldukça motive ve iyi bir günündeydi.
İlk yarının ortalarında,hızlı çıkan Trabzonspor,Halil'in müsait durumdaki Burak'a vermeyi tercih etmeyerek uzaktan vurmayı seçmesiyle mutlak bir gol poziyonundan oldu.Belki de maçın kırılma anı bu pozisyondu.
İlk yarının bu şekilde biteceği düşünülürken,Cristian uzaktan harika bir şut çıkardı.Tolga golü önleyemedi.
(1-0)Bu adamın maçlara motive edilmesi için özel birşeyler yapmak gerek.İstediğinde hem top taşıyor,hem de etkili paslar ve şutlar çıkarabiliyor.Bazen ise maçın başında o maçta oynayacağını net bir şekilde gösteriyor,o anlarda Baroni oynamayacak çıkarsın Aykut Hoca tepkisi veriyorum ben de..
Gol sonrası sevinç yaşanırken,Aykut Kocaman ''pas,pas,devam böyle!'' şeklinde uyarılar yapıyordu oyuncularına.Bu uyarısı devre arasında da sürmüş olacak ki,Fenerbahçe ikinci yarıya da topu ayağında tutmak adına ,geri ve yan pas yaparak başladı.Bu da bir süre yine geriye yaslanmış görüntü çizmelerine sebep oldu.
İkinci yarıya Şenol Güneş değişikliklerle başladı.Günün kötüsü Olcan'ı çıkarıp,Cech'i sol beke koyan Şenol Hoca,sol bekteki Celutska'yı sağ beke,sağ bekteki Serkan'ı sağ açığa,sağ açıktaki Halil'i de sol açığa çekerken,bununla olumlu bir değişim yaratabildiğini söyleyemeyeceğim.
Oyunun devamında ''dakika 61'i gösterirken '' Emre'nin Colman'dan kaptığı topu Cristian'a aktarması,onun da iki savunmacı arasından,Alexvari bir şekilde Sow'a attığı müthiş pasla 61. dakika Sow'u geldi.
(2-0)Gol sevincini de birlikte yaşadılar.
Gol sonrasında Emre savunmada abuk subuk bir top kaptırınca,Trabzonspor Serkan'la maçtaki en ciddi pozisyonunu yakaladı.Serkan'ın vuruşunu kurtaran Volkan Demirel,skorun değişmesine izin vermedi.
Kalan dakikalarda Fenerbahçe yaptığı değişiklikler ile Galatasaray maçını düşünmeye başladığını göstermişse de ,son dakikaya kadar rakip korner direğinin önünde yaptığı baskıyla hepimizi mutlu etti. Kupa maçından sonra,bu maçta da oyuna giren Semih,hırslı ve mücadeleci görüntü çizdi.Semih'in takıma dönüşü bir transfer kıvamında..Ve ben formu ne olursa olsun,bu kadar uzun kadro harici kalmaması gerektiğini düşünüyorum.Semih Fenerbahçe'dir!