UA-36062800-1

24 Nisan 2013 Çarşamba

Tiki Taka Dağıldı!

           
Barcelona Zaferi

           Şampiyonlar Ligi yarı final ilk karşılaşmasında, son üç sezonda iki kez finalde kaybeden Bayern Münih, son 10 yılın en parlak takımı Barcelona ile Allianz Arena'da karşı karşıya geldi. Gollü bir maç pekala mümkün görünüyordu. Hatta Münih ekibinin daha formda olduğu sır da değildi . Ancak yine de tüm gollerin Bayern'den gelmesi Messi-Xavi-İniesta'lı Barca karşısında pek olası durmuyordu. 

           4-0 lık muhteşem skorun bana göre en büyük yıldızı; yerini sezon sonunda Barcelona çocuğu Guardiola'ya bırakacak olan Jupp Heynkess'tir. Geçen haftalarda tur için Barcelona'yı yakından tanıyan Guardiola'dan yardım isteyip istemediği sorularak delirtilen Heynkess, Barca'yı yeterince tanıdığını söyleyerek ateş püskürmüştü. Dün gecenin gururunu yaşamak en çok onun hakkı şüphesiz.

           


         Bayern'de Toni Kroos'un yokluğunda, forvet arkasında Müller, sağda Robben görev alırken, cezalı Mandzukic'in yerine de eski göz ağrı Mario Gomez tek forvet olarak görev aldı. Orta sahayı müthiş fizik güçleriyle Javi Martinez ve Schweinsteiger'e emanet eden Heynkes, Ribery-Robben'e ileriye etkili çıkan Barca beklerini takip etme görevi vermişti.

      Barca'da Puyol'un yokluğunda genç Bartra stoperde, solda görmeye alıştığımız İniesta ise Xavi'nin yanında merkezde yer aldı. Sakatlıktan çıkan Messi false 9 rolüyle sahaya çıkarken solda Alexis Sanchez, sağda Pedro ile alıştığımız oyunlarını oynamayı planlıyorlardı.

       Bayern Münih'te beni en çok şaşırtan Ribery'nin performansıydı. Dani Alves'i sürekli gerilere kadar takip edip, bir çok önemli atağın olgunlaşmasını engelledi. Doğrusu bu kadar yüksek bir devamlılıkla oynayabileceğini hiç düşünmüyordum.

       Robben de rakip sol bek Alba'yı kovalarken, yetişemediği anlarda da günün yıldızı Müller imdada yetişip, Alba'nın kulvarını kapatıyordu. Robben hep şapkadan tavşan çıkarma potansiyeline sahip bir adamdı da, bu yıl taktik dsiplin anlamındaki gelişimi ciddi ciddi hayret uyandırıyor.

       Top kaptırdıklarında hızla topun arkasına geçen Münih'te, Mario Gomez Busquets'e yakın oynayarak, ilk topu almasını engellerken, buldozerler Javi Martinez-Schweinsteiger Xavi-İniesta'yı güçlü fizikleriyle haşat etmekle kalmayıp, hızlı hücuma çıkmada da kilit rol oynuyorlardı. Schweinsteiger gerilere gelip top çıkarma konusunda da defansını rahatlattı.

       Lahm ve Alaba'nın , Alexis Sanchez-Pedro ikilisine uyguladıkları yoğun pres onları kolayca oyundan düşürdü. 

        Bayern savunmasında Dante ve hamleli Boateng, hem Messi'ye alan bırakmadılar. Hem de hücuma katkı verdiler. Hele hele Dante müthiş bir adam. Hem topla iyi, hem güçlü hem de yüksek toplarda büyük bir silah.  İlk golde Müller'e topu kafayla müthiş indirdi. Normalde herkes o pozisyonda direkt olarak kaleyi düşünürdü. Zaman zaman etkili uzun paslar da attı.  Bayern golden sonra da rakip kalede olan etkinliğini sürdürürken, kalesinde ciddi bir tehlike yaşamazken, soyunma odasına 1-0 önde girdi.
         İkinci yarı 49'da kornerde indirilen topu tamamlayan Mario Gomez'in golüyle başladı diyebilirim. Top almakta zorlandığı görülen Messi gerilere gelirken, Xavi ve İnista da zaman zaman etkili paslar yapsalar da, Bastian ve Javi Martinez'in kontrolünden çıkmakta çok zorlanıyorlardı. Esas darbe 72'de çalımla Bartra'yı geçip topu filelere yollayan Robben'den geldi. Golde Barta'ya basketboldakine benzer perdelemeyle bir faul yapıldı evet, ama daha önce de kafa vuruşunu elle kesen Barca aleyhine verilmesi gereken penaltının verilmediğini de unutmayalım.

       Son bölümde Gomez dışarı alındı. Yerine giren Gustavo orta alana yerleşti, Müller Gomez'in yerine en uca geçerken, Scweinsteiger de Müller'in boşalttığı alana geçti. Son gol 81. dakikada Alaba'nın soldan girerek yaptığı yerden ortaya dokunan, gecenin yıldızı Müller'den gelince Barcelona için tur imkansıza yakın bir hal almış oldu. 83'te giren David Villa da bunu değiştirecek birşey yapamadı.

                                
KABUS

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder