UA-36062800-1

3 Ekim 2012 Çarşamba

Galatasaray:0-2:Braga

   Gruptaki ilk maçında deplasmanda Manchester United'a 1-0 yenilen Galatasaray, yine ilk maçında kendi seyircisi önünde Cluj'e 2-0 mağlup olan Braga'yı ağırlarken, 27. dakikada Ruben Micael ve uzatma dakikalarında Alan'ın golleriyle rakibine boyun eğmekten kurtulamadı.



   Orta sahasında  bir sorun olduğu açıkça görünüyor. Galatasaray orta sahası ne etkili pas yapabiliyor, ne de ribaunt alabiliyor.Geçen yıl daha ziyade orta saha oyuncuları oynuyordu kanatlarda.. (Emre Çolak,Engin Baytar vs.) Böylece kanattakiler içeriye daha fazla giren oyunculardan oluşunca, göbekte daha etkili bir takım izliyorduk. Hamit bu anlamda önemli bir oyuncu ancak , o da oynamadı. Ayrıca geçen yıl, orta sahaya gelerek sürekli destek olan bir de Elmander vardı tabii..

   Bir aydır, sürekli tekrarlanan laflar var ; "Melo'nun Miami tatili uzun sürdü, takıma geç katıldı. O yüzden de formsuz." ''Abdullah Avcı Selçuk'u milli takımda oynatmadı, o yüzden üzüntüden onun da formu düşüş gösterdi.''

  Bu değerlendirmeyi eksik buluyorum.Çünkü asıl problem Melo'nun yetersiz olmasından kaynaklanıyor. Evet, geçen sene nasıl bir sezon geçirdiğini biliyoruz, kariyerinin en fazla golünü attı, takım için değerli bir oyuncuydu. Ancak şunu görmek gerekir ki, Melo'nun kariyer yılı Türkiye'de geçti. Fizik gücüyle geçen yıl fark yaratan Melo'nun, Avrupa Kupaları'nda aynı farkı yaratamayacağı, bunun da kendisini 8-9 milyon euroya almayı düşünen Galatasaray için gereksiz para harcamak olacağı tarafımdan defalarca söylenmişti.


    Felipe Melo, Galatasaray'ın oyuncusu değil. Eğer amacınız sadece Türkiye'de başarıysa, Melo bu takımda her maç oynar, fizik gücü biraz arttığında, geçen yılki Melo'yu izleriz ama sadece Türkiye'de.Ayrıca bu yetersizliği  Selçuk'a da etkiliyor.Melo'nun eksikliğini kapamaya çalışmak onu ön alandan uzaklaştırıyor. Yoksa Selçuk'un formsuz olduğu falan hikaye.. Galatasaray'ın son maçlarını takip edenler, Galatasaray'ın orta sahasının ne kadar rahat geçildiğini görmüşlerdir. Galatasaray forvetlerinin ön alanda baskısı kırıldığı anda, rakipler maksimum üç pasla, Galatasaray kalesine inebiliyor.
  
   Galatasaray'ın Avrupa maçlarında farklı bir formasyonla oynaması gerektiği düşüncesindeyim. Orta sahadaki düşen dinamizmi yerine getirmek adına , Melo-Selçuk ikilisinin arasına bir kişi daha ekleyip, forvette tek oyuncuyu defans arkasına kaçırma planıyla oynamak en mantıklısı bence. Böylece dönen topları sürekli Galatasaray'dan kalabalık orta sahalarla oynayan rakiplerin alması sorunsalına çözüm bulunabilir. Defans arkasına kaçırmak diyorum çünkü Galatasaray'ın birbirinin kopyası forvetlerinin en iyi yapabildikleri şey bu. Ne adam eksilterek ne de yanlardan gelen topları bitirerek goller bulacak oyuncular değil hiçbiri.Kaldı ki bu pasları Selçuk muazzam bir şekilde atabiliyor..Selçuk -Melo'ya eklenecek 3. oyuncunun Engin ya da Emre olması durumunda dribbling yapabilmeleri de hücuma zenginlik katabilir elbette.

     Bugün ne yaptı Galatasaray? Rakibin iki kat pas yapmış, pasların neredeyse hepsi Vertical. Bu da hatlar arasındaki boşlukların kanıtı gibi. Ayrıca tipik bir Türk takımı hastalığı olarak, Galatasaray da topun yönünü değiştirmek konusunda çok yavaş..Kanatlarda iki hücum beki kullanan Galatasaray, topu bol bol kanatlara indirip içeriye ortalar yaptı. Fakat az önce de belirttiğim gibi Galatasaray forvetleri yan toplarla etkili olacak futbolcular değiller.Burak Yılmaz özellikle ne top kontrol edebiliyor, ne de kafa vuruşu yapabiliyor. Umut, Elmander gibi önde baskı yapıyor evet ama orta sahaya gelip bağlantıyı kurma konusunda Elmander'le hiç alakası yok. Hele hele son 15 dakikada , açamadığın rakibe bari şut at değil mi, neden doldur-boşalt yapıyorsun?

   Braga'da Eder, golü atan Alan ve özellikle defansta oynayan Douglao iyi oynayan oyunculardı. Bilhassa Douglao'yu çok beğendim. Birkaç maç daha izlemem lazım, açık alan performansı Bilica gibi çıkabilir,bu konuda henüz bir fikir edinemedim.

    Galatasaray'ın göbekten hücum etmesini engelleyip, topu hızla ileriye taşırsan Galatasaray'ı yenmemen için bir sebep yok.Bunu bugün de Orduspor maçında olduğu gibi net bir şekilde gördük. Galatasaray  şu oyun anlayışı sürdükçe,fizik olarak ezemediği takımları kolay kolay yenemez.

     Galatasaray savunmasında Eboue dışında üst düzey bir oyuncu olmaması da ayrı bir sorun. İlk golde Semih'in yediği çalım, onu Türkiye'nin en iyi stoperi ilan edenlere ne düşündürdü merak ediyorum.Yok Ferguson istiyormuş,fiyatını sormuşmuş, geçiniz efendim..
  
Dani de hamleli ve çabuk bir oyuncu olmasına rağmen bu seviyede yeterli değil bence. En azından Semih'i Ujfalusi gibi yönlendirecek kalibrede olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Karşı çıkanlar olacaktır ama bence tecrübeli Cris, Şampiyonlar Ligi maçları için çok daha doğru bir seçim olacaktır. O çalımı yemeyeceğini garanti ederim.

     Gelelim Amrabat meselesine.. Fenerbahçe'ye gelmesine gündeme geldiğinde hep karşı çıkmıştım. Bunun başlıca sebebi açıkça görünen problemli kişiliği olsa da, pas ve vuruş tercihlerini doğru yapmayı bilmiyor olması, savunmayı neredeyse hiç bilmiyor ve umursamıyor olması da önemli faktörlerdi. Galatasaray yeteneğine güvenip almakta ısrar etti. Bunu anlayabiliyorum ama ne vereceğini zerre kadar bilemediğiniz bir oyuncu için, 8 milyon Euro bonservis bedeli ödemek, büyük bir kumardı. Şuan kendisi hakkındaki düşüncem yeni bir Hasan Şaş olduğudur. En az onun kadar çok top eziyor.

     Eboue atağa çıkmayı çok seven bir bek, önündeki adam Amrabat olunca, Galatasaray, golleri sağ kanattan yiyor. Eğer kanat bekiniz sürekli hücuma çıkıyorsa, önde oynayan adamınızın onun yerini doldurması gerekiyor. Öndeki adam Amrabat olunca bu tabii ki gerçekleşmedi.

    Galatasaray'ın gruptan çıkacağını düşünüyordum, hala da şansını yitirmiş değil. Cluj'dan iki maçta alınacak 6 puan grupta her şeyi değiştirir.Tabii bu oyunla zor görünüyor. Ujfalusi sakatlanınca sol bek transferinden vazgeçmişlerdi, bu da sezon içinde sıkıntı yaratmaya devam edecek o belli..
   
















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder